Murat Aydın 1999’de Fazilet partisinde % 27 ile Belediye başkanı seçildiği zaman Turgay Çelik Sümer Mahalle başkanıydı.
Bu satırların yazarı bir fakir olarak biz de İhsan mermerci lisesindeki 528 numaralı sandığımızın başında olmak için sabah saat 06.00 da Sümer camisinin bulunduğu sokak ta o zaman mahalle lokali olan şimdiki Süleymanoğlu Giyimin bulunduğu yerde son taktik ve stratejik bilgileri alarak her ne surette olursa olsun sandığımızın başından ayrılmayacağımıza dair talimatları alarak Sandıklar kurulmadan 25 dakika önce İhsan Mermerci Lisesindeki yerimizi aldık.
Sandıkta kullanılan oylarımızı saydık.Mazbatayı alıp okul sorulumuza verdiğimiz halde ne olur ne olmaz düşüncesi ile de oyların içinde olduğu torba nereye gidiyorsa gece saat 24.00 e kadar ben de oyların seçim kuruluna teslim olana kadar peşini takip ettim.
Recep Tayyip Erdoğan 26 Mart 1999’da Milli Eğitim bakanlığı tavsiyeli bir kitapta yayınlanmış bulunan bir şiir okuduğu için Pınarhisar Cezaevine kondu.
Erdoğan’ın İBB de hava kirliliği,su ve temizlik konusunda elde ettiği başarılarından dolayı İstanbul’da yaşayan vicdan sahibi herkes gibi beni de derinden etkilemişti. Okuduğum Ortaokul Mahmutpaşa da idi Mısır çarşının yanında bulunan yeni caminin önündeki çöp yığınları bugünkü gibi aklımda. İstanbul için güzel işler yapan ve fakir fukaranın yanında yer alan bir büyük şehir belediye başkanının görevi başında tutuklanıp zindana atılması beni bu zata daha ilgi duymaya sevk etti.
Gözüm Recep Tayyip Erdoğan’ın kuracağı partide idi. 14 Ağustos 2001’de AK Parti kuruldu. Kısa bir süre sonrada ilçelerin teşkili başladı. Biz de Sümer mahallesinin kurucu başkanı sıfatı ile bu partide sandık başkanlığı dışında daha aktif olarak siyasete atıldık.
Erdoğan ve arkadaşları Ağustos 2001'de Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti)'ni kurdu.2002 genel seçimlerinde AK Parti parlamentodaki sandalyelerin yaklaşık üçte ikisini kazanarak tek başına hükümet kurma yetkisini kazandı.
Murat Aydın da Fazilet partisinden Ak parti’ye geçen ilk başkanlar içinde yer aldı. Birinci dönemi 28 Mart 2004 yerel yönetim seçimlerine kadar devam etti.
Maddi ve Manevi bedeller ödedik
Mayıs 2003 de yapılan 1.olağan ilçe kongresinde 13 mahalle başkanı içinde ilçe yönetim kurulu üyesi seçilen tek mahalle başkanı olduk. 20 Mart 2004 de yapılan Kazlıçeşme mitinginin tertip komitesi üyesiydim. Alanı saat 12.30’da CHP’ye teslim etmemiz gerekirken Başbakan Erdoğan’ın alana geç teşrif etmelerinden dolayı bunu yapamadık. CHP yöneticileri de mitinglerinin engellediğimiz gerekçesi ile ben ve iki arkadaşım hakkında dava açtılar ve yapılan yargılamada 3 AY HAPİS CEZASI ile cezalandırıldık.
28 Mart 2004 seçimlerinden sonra ilçe yönetiminden bir çok arkadaşımız meclis üyesi olduklarından dolayı biz de ilçe başkan yardımcılığına terfi ettik. 2006 yılına kadar hakkı ile ilçe başkan yardımcılığı vazifemi yaptığıma inanıyorum. Murat Aydın dahil 2004 yılında seçilen tüm ilçe belediye başkanları üzerinde hem maddi hem de manevi hakkımız belki olmuştur.
Mayıs 2006 dan 29 Mart 2009 yerel yönetim seçimlerine kadar Beylikdüzü ve Kıraç’tan sorumlu il Koordinatörü olarak görev yaptık. 29 Mart 2009’da Ak Parti Başakşehir’den belediye başkan aday adayı olduk. Nasip kısmet başka bir arkadaşımız olan Mevlüt Uysal’ındı biz de samimi bir şekilde kendisi için çalıştık ve başkan yaptık.
Şimdi tekrardan Murat Aydın’a dönecek olursak ,
Dostlar 1999’dan bu yana Zeytinburnu Belediye başkanı sayın Murat Aydın ile çok yakın çalışmam olmuştur. Abartmayım ama oğlu Muhammed’den daha çok başkanı gördüğümü söylesem abartı olmaz sanırım.
Gördüğüm kadarı ile başkanın bazı özelliklerini ve eksilerini anlatayım
-Başkan eleştiriye tahammül etmesini biliyor
-Kadrosuna sahip çıkıyor
-Adamına göre muameleden çok bilimsel yönetmelere göre çalışıyor
-Kendisinden önce ilçe kaçak bina cenneti ile doluydu 14 yıldır kaçak binanın adı yok
-Yüzde 27 ile seçildi 2004 yılında % 52 oy aldı hiçbir zaman şımarmadı ve hava atmadı
-Eşi ve diğer aile efradı başkanın makam ve mevkiinde hiçbir zaman nemalanmayı
Düşünmedi
-Seçim dönemlerinde kendisini çok sinirlendiren kişilere karşı bile hep sabretti
-Vatandaşa iyi davranmayan çalışma arkadaşları ile yolunu hemen ayırdı
-Eğitim’e çok ciddi bir önem vererek kırsal kesimlerden gelen çocuklara bilgi evleri ile
güzel katkılar yaptı.
-Belediyenin idari kadrolarına 3 – 4 tane müdür dışında isabetli kişileri getirdi.
-2009 dan bu yana sosyal belediyeciliğe önem vererek güzel kültürel çalışmalara imza
attı.
Benim gözümle başkanın bazı eksiklikleri de şunlardan oluşuyor
-Beşeri münasebetler konusunda sanki biraz eksiklik var
-Yol katılım bedeli adı altında bir çok belediyenin uygulamadığı yasayı kanun gereği
zor durumda kalmamak için uyguladığı için canı yanan vatandaş var
-Geçmişe dönük eksik bildirilen metre farklarından dolayı bir çok işyeri sahibi geçmişe
yönelik 5 borçlandırıldı.
-Tanıtım çalışmaları konusunda basının imkanlarından yeteri kadar
Yararlanamadı
-Vatandaşın acı ve tatlı günlerinde daha çok yanlarında olması gerektiği halde Türk
dünyası belediyeler birliği başta olmak üzere diğer işlere daha çok vakit ayırdı..
Devam edecek ….
Başkan Zeytinburnu’na gerek alt gerekse de üst yapı olarak bir çok şey kazandırdığını kimse inkar etmiyor.
Zaten halkın beğenisini kazanan çalışmalar yapmasaydı oylarını % 27’den % 52’ye çıkaramazdı.
Başkan Murat Aydın’ın Mart 2014’de yapılacak olan yerel yönetim seçimlerinde Ak Parti de Zeytinburnu ilçe başkanlığında aday olacağını düşünüyorum.
Mustafa Fazlıoğlu Kusura bakmasın ama sanki son dakika golü ile Adil Emecan yeniden
CHP’den aday olacak gibi. Çünkü Emecan ne olursa olsun ben aday olmayacağım demiyor. Ben aday değilim ama partim bana görev verirse de görevden kaçman mesajı veriyor. CHP’nin tüm üst düzey yöneticileri diyor ki biz yerel de iktidar olmak istiyoruz. Bize seçimi kim kazandıracaksa biz onunla seçime girmenin hesabını yağacağız.
Mustafa Fazlıoğlu ismi hiçbir şaibeye bulaşmamış temiz bir aday.Ancak sadece temiz olduğu için seçim kazanan aday tanımıyorum.
CHP il başkanlığı ve genel merkez Zeytinburnu ilçe örgütüne ön seçim yap ve ilk üçe veya 5’e giren isimleri bana bildir derse Metin Doğan bunu yapar ve verir. Genel merkez bu isimleri çalıştığı 3 tane ajans’a verirse ve dese ki Zeytinburnu’ nda 5.000 seçmen ile anket yap hangi adayın halta daha çok karşılığı var bana rapor olarak ver derse ben inanıyorum ki Dr.Adil Emecan’ın simi çıkar. CHP’liler içinde Adil Emecan’ı seven var sevmeyen var ama beşeri münasebetleri gerçekten çok iyi bir insan. Eğer CHP genel başkan yardımcıları Nihat Matkap,Gürsel Tekin, Sezgn Tanrkulu ve diğer yetkililerin söylediği yapılırsa bence ADİL EMECAN ismini de sürekli gündemde tutmak gerek.
Mustafa Fazlıoğlu’da Adil Emecan’da bana gönül koymasın benimkisi sadece Zeytinburnu’nu tanıyan bir gazeteyi yazar olarak fikrimi ortaya koymaktır. Burada asıl karar vericiler partinin üyeleri,il başkanlığı ve genel merkezdir. Bizimki tahminden başka bir şey değildir.
Murat Aydın’da,Dr.Adil Eemcan’da,Mustafa Fazlıoğlu’da ,diğer adaylarda ilçemizin bir değeridir.
Ancak Zeytinburnu’na aday olacak olan kişilerin mutlaka ilçede ikamet etmeleri gerekir. Ataköy de oturan aday bir zahmet gidip Bakırköy’de aday olsun. Zeytinburnu ithal başkan kaldırmaz. Çakma ikamet ile de bu işler olmaz. Doğrusu Allah ömür verirse ve seçime yetişirsem Zeytinburnu’nda ikamet etmediği halde kim aday olursa olsun bu konuyu sürekli gündem de tutacağım. Meclis üyeleri içinde partiler mümkün mertebe ilçede ikamet eden adaylar gösterirlerse etik olarak iyi olur diye düşünüyorum.Ataşehir’den Zeytinburnu meclis üyesi olmak biraz abes geliyor bana. İşyeri ilçedir evi başka bir ilçede ise çok sıkıntı yok ama evi de işi de Zeytinburnu’nda değil de sadece ayda 3 gün 2 saatliğine meclis toplantısı için Zeytinburnu’na gelen kişiden ilçeye fayda olmaz.
Doğru olan 24 saat ilçede yaşayan kişin meclis üyesi olmasıdır. Şu an mevcut meclisin yarısı ne yazık ki ilçede ikamet etmiyor. Nüfusu 400 bin’e dayanan bir ilçede 37 tane meclis üyesi çıkaramıyorsak yazıklar olsun bize diyorum.
İlçenin kitabını yazan bir kişi olarak burada siyaset yapmayı düşünen kişilerin Zeytinburnu’na taşınmasında yarar var diyorum. Eğer düzenimi bozmak istemem diyorlarsa o zaman da ikamet ettikleri ilçede siyaset yapmaları daha adil olur diye düşünyorum.
Her şeyin Zeytinburnu içi olmasını dilerim.
Zeytinburnu Times / Hüseyin Çetiner
