banner32

Gündüz Aşçı, Akşam Tiyatrocu

Maddi sıkıntılardan dolayı okuyamayan Şanlıurfalı Gürkan Oghan gündüzleri aşçılık yaparken, akşamları da sevdiği tiyatro sahnesine çıkarak en büyük hayaline ulaşmaya çalışıyor. Oghan, “Benim için zor oluyor ama tiyatroyu da aşçılığı da çok seviyorum.” diyor.

Gündüz Aşçı, Akşam Tiyatrocu
 Şanlıurfa’nın Karakoyun köyünde bir çiftçinin oğlu olarak dünyaya gelen, dört kardeşten biri olan 28 yaşındaki aşçı Gürkan Oghan, maddi sıkıntılardan dolayı genç yaşta okulu bırakmak zorunda kaldı. Köyde iş bulamayan Oghan, İstanbul’a gelerek ağabeyinin yanında çalışmaya başladı. Yaklaşık 10 yıldır İstanbul’ da yaşayan Oghan, ilk olarak Kapalıçarşı'da küçük bir esnaf lokantasında bulaşıkçı olarak işe başladı. Beş yıl bulaşıkçılık yapan Oghan, bu sırada ustasından yemek yapmayı öğrendi. Gürkan Oghan, daha sonra bulaşıkçı olarak girdiği lokantada aşçı olarak çalışmaya devam etti. Oghan, aşçılık yaparken bir arkadaşının vesilesiyle tiyatroya merak sardı. Zamanla tiyatro sevgisi adeta bir tutkuya dönüşen Oghan, ilk zamanlarda birkaç yerde eğitim almaya çalışsa da sonuç istediği gibi olmadı. En büyük hayali tiyatro için arayışlarına devam eden Oghan, daha sonra Zeytinburnu Belediyesi Gösteri Sanatları Akademisi'nin tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu Mehmet Usta’nın hocalığında açmış olduğu tiyatro seçmelerinden haberdar oldu. Büyük bir heyecanla seçmelere katılan Oghan, sahnede sergilediği performansla hocalarının dikkatini çekerek 1000 kişin arasından sıyrılıp tiyatro eğitimi almaya hak kazandı. Asıl macerası o saatten sonra başlayan Oghan, gündüzleri aşçılık geceleri ise oyunculuk yapmaya başladı. Haftanın dört günü her akşam akademiye gelen Oghan, çok sevdiği tiyatro sahnesinde oyunculuk yapmaya devam ediyor. Gündüzleri mutfakta, geceleri ise sahne ışıklarının altında yoluna devam eden Oghan’ın hayat hikayesini dinleyenler ise azmi karşısında ona hayran kalıyor.

OKUYAMAMAK ENGEL OLMADI


Aşçılık mesleğini çok severek yaptığını anlatan Oghan, “Okumayı çok isterdim ama maddi sıkıntılardan dolayı okuyamadım ve okulu bırakmak zorunda kaldım. Köyde de iş bulamayınca İstanbul’a ağabeyimin yanına geldim. Birçok işte çalıştım daha sonra Kapalıçarşı’da küçük bir esnaf lokantasına bulaşıkçı olarak girdim. Beş yıl orada çalıştıktan sonra ustamdan yemek yapmayı öğrendim ve aşçı oldum. Her sabah saat 7 gibi tezgahı açıyorum. Yemeklerimi severek ve keyifle yapıyorum. Müşterilerimle iletişimim çok güzel. Onlar gelip yemeğimi yiyip beğendiklerinde çok mutlu oluyorum. Şaka yapmayı çok seviyorum, müşterilerime ve gelen turistlere illa ki şaka yapıyorum bu durum onların da çok hoşuna gidiyor.” dedi.

GURBETTEKİ TEK TESELLİSİ


Tiyatroyla nasıl başladığını anlatan Oghan, “İş yerinden bir garson arkadaşım vardı. İş esnasında onunla sürekli şakalaşıyorduk. Bir gün yine şakalaşırken bana ‘Tiyatroya yazılsana’ dedi. Birkaç gün düşündüm. Bana da mantıklı geldi ve ilk adımı atıp tiyatro kursuna yazıldım. Önce özel bir kursa gittim. Orada yaklaşık bir sene oynadım ama şansım yaver gitmedi. Daha sonra Zeytinburnu Belediyesi Gösteri Sanatları Akademisi Tiyatro Bölümü’nün açtığı ücretsiz kursu duydum. Büyük bir heyecanla mülakatlara katıldım. Seçmelerde ‘Cimri’ adında bir oyunu oynadım. Sahnede çok keyif aldım. Bu duyguyu jürideki hocalarıma da yansıtmış olacağım ki bin kişinin arasından seçildim. O günden sonra asıl maceram başladı. Haftada dört gün kursumuz var. Pazartesiden perşembeye kadar sürüyor. Müzik, dans ve doğaçlama eğitimleri alıyorum. Haliyle eğitimlerimiz çok yorucu geçiyor. Bir taraftan aşçılık diğer taraftan oyunculuk epey yoruluyorum. Ama hem aşçılığı seviyorum hem tiyatroyu seviyorum. İkisini de bir arada yürütüyorum. Sağ olsun bunda başta Mehmet Usta olmak üzere tüm hocalarımın büyük yardımı oluyor. Onlara çok teşekkür ederim.” diye konuştu

.

“İŞTEN ÇIKINCA DOĞRUDAN OYUNA KOŞUYORUM”


Aşçılık ve tiyatronun beraber zor olduğunu belirten Gürkan Oghan, “Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi çalıştığım yere uzak kaldığı için işten çıkınca eve gidemiyorum, doğrudan Gösteri Sanatları Akademisi’ne geliyorum. Haliyle yoruluyorum. Aşçılık yaptığım yerde sağ olsunlar iş arkadaşlarım yardımcı oluyor. Zor oluyor ama tiyatroyu seviyorum. Burada tam bir aile ortamı var. Hocalarım aynı zamanda arkadaşım gibi. Oyuncu arkadaşlarım da her zaman bana destek oluyor hepsine çok teşekkür ederim.” ifadelerini kullandı.

ROLÜNÜ MUTFAKTA EZBERLİYOR


Oyunlara nasıl hazırlandığını da söyleyen Oghan, “3 yıldır burada tiyatro yapıyorum. Her sene farklı bir oyun oynuyoruz. Oyundan önce hocalar bir test veriyor. Biz de o testi ezberliyoruz. Daha sonra hocalar rollerimizi söylüyor bize. Tabii ben çalışırken zaman sıkıntısı çekiyorum. Kimi günler Metrobüste kimi günler de lokantada çalışıyorum. Metni mutfakta duvara asıyorum ve testi öyle ezberliyorum buraya gelince de provalar yaparak oyuna hazırlanıyoruz.” dedi.

“HEDEFİM BÜYÜK BİR OYUNCU OLMAK”


Tiyatrodaki hedefini de anlatan Oghan şunları söyledi:

“Büyük bir oyuncu olmayı hayal ediyorum. Tiyatro başka oyunculuk başka ama sahnede oynarken aldığım alkışla daha da keyifli oluyorum ve heyecanlanıyorum. Şu anki hedeflerimden bir tanesi kısa film çekmek. Aklımda bir kısa film var zamanı geldiğinde onu çekimlerini yapmak istiyorum.”

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner33

banner14

banner34