Zeytinburnu Saadet Seçim Çalışmalarına Devam Ediyor

Siyaset

Saadet Partisi tüm ülke genelinde olduğu gibi Zeytinburnu'nda da hummalı bir şekilde seçim çalışmalarına devam ediyor İstanbul Times Haber Merkezi Haberihttp://www.istanbultimes.com.tr/zeytinburnu/zeytinburnu-saadet-secim-calismalarina-devam-ediyor-h31385.html İstanbul Times Haber Merkezi

Bir yanda kadın kolları ev ev dolaşarak seçmene Saadet Partisi'ni ve Milli ittifakı anlatırken bir yandan da Milletvekili adayları çalışmalarını sürdürüyor.

Son olarak Bölge Milletvekili adayları Mustafa Kaya ve Levent Çotuk ile KAS-DER Kastamonulular Derneği ziyareti gerçekleştirildi.

Zeytinburnu Times Haber Merkezi
Dernek Başkanı Ayhan Akduman ve yönetimi Saadet Partisi İlçe Başkanı Kemal Yılmaz ve Milletvekili adaylarını samimi ve sıcak bir şekilde ağırladı. Akduman konuşmasında Saadet Partisi adaylarına ziyaretlerinden dolayı teşekkür etti ve başarılar diledi. İstanbul Times Haber Merkezi Saadet Partisi ilçe başkanı Kemal Yılmaz ise kendilerini konuk ettiklerinden ve sıcak alakalarından dolayı teşekkür etti ve şöyle devam etti. "Şu anda yapyığımız seçim çalışmalarında görüyoruz ki Saadet Partimiz ve Büyük Birlik Partimizin yaptığı ittifak çok büyük bir teveccüh görüyor.çok olumlu intibalar var.Bugüne kara AKP yi alternatifsiz görenler ve çaresizlikten destek verenlere bir umut oldu.Ve baraj sorunumuzun olmadığını gözlemliyoruz " dedi.


Milletvekili adayı Levent Çotuk ise "Bendeniz bir Zeytinburnu çocuğuyum.İnşallah 7 haziran seçimlerinde Hem istanbulumuzu hem de Zeytinburnumuzu temsil edeceğiz.Ben hep aranızdayım ve sık sık görüşüyoruz görüşeceğiz.Aramızda çok kıymetli adayımız Mustafa Kaya bey var.Sözü ona brakma adına sizleri Allahın selamı ile selamlıyor saygılar sunuyorum" dedi. Son olarak İstanbul 2.Bölge Milletvekili adayı araştırmacı-televizyoncu Mustafa Kaya söz aldı. Dernek başkanı Ayhan Akduman ve yönetimine teşekkür ederek söze başlayan Kaya şöyle devam etti. "Türkiye Haziran 2015'te önemli bir seçime gidecek. Etrafımızdaki ateş çemberi dikkate alındığında, içinde bulunduğumuz şartlar detaylıca incelendiğinde, bu seçimin bir dönüm noktası olduğu açıktır. Yeni oluşacak meclisin alacağı kararlar sadece 4-5 yılı değil ülkemizin geleceğini derinden etkileyecektir. Böyle bir dönüm noktasında mecliste akl-ı selim galip gelmeli ve kutuplaşma politikası bertaraf edilmelidir. Birlik ve beraberlik mesajını toplumun her kesimine iletebilecek tek hareket Milli Görüş hareketi ve tek siyasi yapı Saadet Partisi'dir. İşte böyle bir kritik aşamada Saadet Partisi meclise mutlaka girmelidir ve mutlaka taşları yerli yerine oturtacak bir süreci başlatmalıdır.

NİÇİN SAADET PARTİSİ ?

AB’yi yegane “Medeniyet Projesi”, ABD’yi ise “Stratejik Müttefik” görme basiretsizliğini göstermeden, Bangladeş’in çıplak ayaklı çocuğuna selam çakıp, Rabia Meydanı’na merhaba deyip, Endonezya’nın çekik gözlü mazlumlarına el uzatıp, ver elini Nijeryalı siyah benizli kardeşim, biz sizlerle “Yeni Bir Dünya”yı kuracağız diyebilenlerin adresidir Saadet Partisi İstanbul’u perişan ettiler.

Bu dünya başkenti şehri bize emanet edenlerin kemiklerini sızlattılar. Nereye bakarsanız bakınız beton yığınlarının her tarafımızı kuşattığını görüyoruz. Cesetlerimizi göklere yükseltip, ruhlarımızı esfele safilin mertebesine indirdiler. “Her yer Taksim, Her yer Direniş” diye ortalığı yakıp yıkanlar bir yandan, AVM'lere, gökdelenlere plansız programsız imar verip “Her yer inşaat, her yer rant” diyenler diğer yandan şehri iğfal ettiler. "Şehir ve İnsan" arasındaki muhabbeti yeniden kuracak, şehre hakettiği değeri yeniden kazandıracak ve bu iki yanlışa da dur diyecek tek parti Saadet Partisi’dir. Çözüm süreci tartışmaları ile birlikte özerklik konusu da gündemde yerini almaya başladı. Öteden beri, Güneydoğu bölgesinde devletin olması gerektiği gibi varlığını hissettiremediğine dair eleştiriler vardı. KCK yapılanmasının bölgeyi kontrol altına almak için bayağı mesafe aldığına dair yorumlar duyduk. Vergi toplamaktan tutun da silahlı şahısların şehirlerde sözüm ona güvenlik görevi üstlendiklerini gazete köşelerinde okumaya başladık. Bu ifadeler ne kadar doğrudur bilmem ama bildiğim bir şey var ki, bazı şeylerin şuyu vukuundan beterdir. Vatandaşının can, mal, ırz, namusunu korumakla görevli devlet üzerine düşeni yapamayacak duruma gelirse artık orada dirlik ve düzenden bahsedilemez.

Özerkliğin bize dayatılan bir dış proje olduğu kanaatini taşıyorum. Özerklik talebinin masum sonuçları olduğuna inanmıyorum. Bir tarihçinin kitabının adı Osmanlıya atfen "İnsanlığın son adası" idi. Ben de bu coğrafyanın Türküyle, Kürdüyle ve tüm zenginlikleriyle insanlığın son umudu olduğunu düşünüyorum. Erbakan Hocamız bu tartışmalara aslında 90'lı yıllarda meclis bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmada gereken cevabı vermişti. "Sömürüldükten sonra Türk olsan ne olur Kürt olsan ne olur" Bizler tabiki iyiye iyi kötüye kötü diyoruz ..Evet otoyollar yapılıyor,hastaneler yenileniyor ama otomobiller yabancı,hastanenin alet ve edevatları yabancı." dedi.

Kaynak;İstanbul Times Haber Ajansı(İTHA)

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.